Milas Menteş Kanyonunda yürümek için, Tuzabat Köyü’nden yola çıktık.
Harika bir havada, çam ormanları arasında ciğerlerimize bol oksijen çekerek yürüdük.
Parkurun bazı bölümleri yer yer makilikti.
Her ne kadar doğal ilaç deseler de, dağ çileklerinden tadımlık olarak yedik, gerisini de kuşlara bıraktık.
Sahipleri tarafından azatlanıp doğaya bırakılan eşekler, köylü vatandaşların arazine girince Kisir Köyü muhtarlığına şikayet edilerek, eşek nezarethanesi sayılan tokatlara hapsedilmişti.
Eşeklerin bu durumunu ve geleceğini konu ederek kamuoyuyla paylaşmıştık. Eşekler o sırada bölgede film çekimi yapmak için araştırma yapan yönetmen Yüksel AKSU’nun ilgisini çekmişti.
Turizmin gelişimiyle birlikte artan nüfus yoğunluğu ve meydana gelen sürekli yapılaşmalar son 25 yıl içinde Kuşadası’nın ekolojik yapısını ve doğal peyzajını bozmuştur. Rantın ön plana çıktığı ve gelecek düşünülmeden sadece parasal değerler ön planda tutularak, Kuşadası’nın doğasında büyük ölçüde tahribatlar yaşanmıştır.
Turizmin olmazsa olmaz koşulu olan çevre göz ardı edilerek, başta zeytin olmak üzere birçok ağaç ve Akdeniz bitki örtüsünün önemli türleri yok edilmiştir.
Kuşadalı balıkçılar ile kurmuş olduğumuz bilgi ve kurtarma ağı sayesinde bir Caretta caretta ‘nın daha hayatı kurtarıldı.
Kuşadalı balıkçılardan Sami ERÇEK tarafından açık denizde hareketsiz halde bulunan iribaş deniz kaplumbağası, tayfalardan Erdal DEMİR tarafından tekneye alınır.
Muğla’nın Milas İlçesi’ne bağlı Pınarcık’la, Söke’nin Eskidoğanbey köylerinde çekilen “Entelköy Efeköy”e Karşı” filminin İstanbul galası için Haliç Kongre Merkezi’ne gittik.
