Leyleklere karşı farkındalık yaratmak ve duyarlılığa teşvik etmek için EKODOSD derneğinin her yıl gerçekleştirdiği, ilk leyleği görüp haber veren kişiye “1 Çuval Un” kampanyasında, un çuvalı etrafı sulakalanlarla çevrili leylek dostu Söke’nin Avşar(Köyü) Mahallesine gitti.Aşağı Büyük Menderes Havzası’nın leylek dostu köylerinden Avşar’da ilk leyleği gören Bedri Avcı “ Gece saat 03.00 sularında bir sesle uyandım. Sesin evimin yanında bir leylek yuvasından geldiğini anladım. Eşime bizim çocuklar geldi galiba deyip, dışarı çıkıp baktım. Hakikaten leyleğin geldiğini gördüm. İçime bir sevinç geldi. Sabah hemen muhtara EKODOSD’a söylesin diye haber verdim. Amacımız un çuvalı değil tabi, bu sevincimizi paylaşmak. Leylekler bizim dostumuz, onları ailenin bireyleri gibi görüyoruz. Geldiklerinde seviniyor, gittiklerinde üzülüyoruz.” Dedi.
Aşağı Büyük Menderes Havzası’ndaki köylerde yaptığımız izleme ve koruma çalışmalarında, yöre insanlarının leyleklerin Afrika’dan gelişlerinden, çiftleşmelerine, kuluçkaya yatmalarına, yumurtadan yavrunun çıkışından, uçuşuna kadar her safhayı gözlediklerini ve onlarla barışık bir şekilde yaşadıklarını görmekteyiz.
Ege Üniversitesi işbirliğiyle yapılan halkalama çalışmalarını ilgiyle izleyen yöre insanları, halkalama çalışmaları sırasında yavruların kusmalarından çıkan besin gruplarını gördüklerinde, leyleklerin ne kadar yararlı bir kuş türü olduğunu anlamaktadır. Tarımda en zararlı böcek türlerinden biri olan danaburnunu yedikleri için çiftçilere, son yıllarda sulak alan ekosistemine en çok zarar veren İsrail Sazanını yedikleri için balıkçılara olan yararları konusunda bilgilenmektedirler.
Leyleklerin çoğalması ve sağlıklı olması için, sulakalanların korunması ve kirletilmemesi gerekir. Leylekler çoğalırsa, çiftçilerin zararlı böcekler için kullandıkları zirai ilaçların kullanımı da azalacaktır. Bu hem insan sağlına hem de ekonomiye yararı olacaktır.