Kuşadası’ndan Milli Parka kadar uzanan kıyılardaki binlerce konutun arkasında yeşillikler içine saklanan bir köy var adı Caferli.
Caferli’ye giden tek ulaşım yolunun hangi tarafından gelirseniz gelin, ilginç topoğrafyası nedeniyle köyü ancak içine girdiğinizde görebiliyorsunuz. Tabiatın tüm güzelliği içine saklanan, kamufle olan ve doğayla bütünleşen köyü ancak yüksek bir tepeye çıkıp görebiliyorsunuz.
Köye girildiğinde sizi önce rengarenk çiçekler karşılıyor.
130 kişinin yaşadığı köyde, yılların yorgunluğuna direnen geleneksel evlerin olduğu ve büyük ölçüde geleneksel mimarisini koruduğu görülmektedir.
Köylerini örnek bir köy haline getirmek isteyen Caferliler, ellerinden gelen çabayı göstermektedir.
Kuşadası’ndan birçok kişinin yerini bile bilmediği Caferli son yıllarda kendini tanıtmaya başladı.
Televizyon dizileri için hazırlanan köylerin aksine, Caferli tüm hazırlıkları bitmiş bir şekilde kendisini keşfedecek yönetmenleri bekliyor.
Caferli’nin tanıtımına katkı yapması için tarihinde ilk kez yapılan Çiçek Şenliğinin bu yıl 3.’sü gerçekleşti.
Köyde ilk kez, eski bir Türkiye ve Avrupa güzeli olan Nazlı Deniz Kuruoğlu tarafından butik otel ve restoran açıldı. Köyün tanınırlığı büyük ölçüde arttı.
Köye gelen giden çoğalmaya başlayınca, Caferli’nin çalışkan kadınları da kendi işyerlerini açmaya başladılar.
1 Restoran ve 2 gözleme eviyle, Caferli’nin geleneksel mutfağı gelen misafirlere sunulurken, konuklar değişik tatları denemenin mutluluğuyla köyden ayrılmaktadır.
Tarihe tanıklık eden yüzlerce yıllık zeytin ağaçlarının bulunduğu Caferli’de, zeytin ve zeytinyağı yöre insanlarının en önemli geçim kaynaklarından birini oluştururken, meyve sebze tarımıyla da Kuşadası pazarlarının aranan üreticileri durumundadır. Aynı zamanda tarımla turizmi yan yana götürebilecek ender köylerden biri olma yolundadır.
Caferli’nin en önemli özelliklerinden birisi zengin biyolojik çeşitliliğidir.
Yöre insanları bile buradaki çeşitliliğin ve zenginliğin pek farkında değildir.
Köyün hemen yanıbaşında bugüne kadar korunarak gelmiş yüzlerce bitkinin bulunduğu koridorlarda, endemik birçok türe rastlamak mümkündür.
Kuşadası Belediyesi işbirliğiyle, bilim danışmanımız Prof. Dr. Ali ÇELİK’le birlikte alanda envanter ve tanımlama çalışmaları yapılacaktır.
Kuşadası’nda yapılaşmalardan büyük ölçüde kendini korumuş olan Caferli, botanik turizminin yapılabileceği ve bu tür turistlerin beğeniyle gezebilecekleri doğal alanları bünyesinde barındırmaktadır.
Tıbbi ve aromatik bitkilerin zengin olduğu Caferli’de, bu bitkilerin yaşam alanların korunmasına yönelik çalışmalar sürdürülecektir.
Meyve ağaçlarının yanından yüzlerce metre koridor şeklinde giden yabani bitkiler, kısa mesafeler içinde çok zengin gruplar oluşturmuştur.
Caferli’deki bitki türlerinin sıklığı ve çeşitliliğinin, başka bir zenginliği buraya çektiği görülmektedir.
Kelebekler Vadisi’ni kıskandıracak çeşitlilikte birçok kelebek, yabani bitkilerle uyum içinde Caferli’ye gelenlere görsel bir şölen sunmaktadır.
Doğanın bütün güzelliklerini bir arada görmenin mümkün olduğu Caferli’de, türlerin bir bütün olarak mutlaka korunması gerektiği düşünülmelidir.
Yaban yaşamı da zengin olan Caferli’de her an sürprizlerle karşılaşmak mümkündür.
Tür çeşitliliğinin zenginliği ve yeşilin korunması kuş türlerinin de Caferli’ye tercih etmesine neden olmuş.
Kuşadası kültür rotaları projesinin bir ayağı Caferli’den geçecektir. Trekking yapan herkesin büyük zevk alacağı parkurları barındıran Caferli, Kuşadası ekoturizminin önemli kilit taşlarından biri olacaktır. Son yıllarda yaygınlaşmaya başlayan Ekoköy için örnek bir model haline gelebilir. Yüzlerce yıldır burada doğayla barışık yaşayan halkın geleneksel yaşamlarını değiştirmeden, insanını ve doğasını mutlaka korumak gerekir. Diğer köylerde yaşanan yoğun ve çarpık yapılaşmalara burada kesinlikle izin verilmemelidir.