Türkiye’nin doğa ve tarih açısından en güzel göllerinden biri olan Bafa Gölü, nesli tehlike altında bulunan birçok kuş türüne üreme ve kışlama ortamı sağlamaktadır. Kaşıkçı Kuşu, Gri ve Akbalıkçıllar, Küçük Karabatak, Bataklık Kırlangıcı, Mahmuzlu Kızkuşu gibi kuş türleri göldeki adacıklarda, dünyada nesli tehlike altında olan Ak Kuyruklu Kartal ise gölün bitişiğindeki Beşparmak ve Ilbıra Dağları’nda üremektedir. Kış aylarında göle barınmak ve beslenmek amacıyla nesli küresel ölçekte tehlike altında bulunan Tepeli Pelikan, Boz Ördek, Elmabaş Patka, Sakarmeke’yle birlikte pek çok kuş türü ve binlerce flamingo gelmektedir. Bu nedenle de Bafa Gölü (ÖKA) Önemli Kuş Alanı’dır. Flamingolar ince uzun bacakları, kıvrımlı uzun boyunları ve harika renkleriyle endamlı şekilde bir gelin zarafetiyle yürüyüp Bafa’nın sığ sularında beslenmektedir.
Tabiat Parkı olması nedeniyle Bafa Gölü’nde av yapılması kesinlikle yasaktır. Av yasağını bilmelerine rağmen, göldeki zengin kuş varlığı kaçak avcıları buraya çekmektedir. Kaçak avcılardan biri tarafından hem avlanması yasak bölgede, hem de avlanması yasak tür olan bir flamingo vuruldu. Adını filmlere veren, şiirlere konu olan bu harika kuş zevk için vurulmuştur. Kaçak avcılar yüzünden Bafa’daki tüm kuşlar tehdit altındadır. Atılan her sıkı, kuşların panik içinde kaçışmasına neden olmaktadır. Kaçak avcılar nedeniyle Bafa’daki kuş türlerinin sayısı da azalmaktadır.
Nesli küresel ölçekte tehlike altında bulunan ve dünyada 5500 bireyi kaldığı tahmin edilen Tepeli Pelikanların en önemli beslenme alanlarından biri Bafa Gölü’dür. Ne yazık ki bu kuşlar silah sesleri yüzünden, gerekli besinlerini temin etmekte zorlanmaktadır. Hemen önlerinde ölen bir kuşun varlığı, Tepeli Pelikanları da tedirgin etmektedir. Orman ve Su İşleri Bakanlığı 4. Bölge Aydın İl Şube Müdürlüğü ve Dilek Yarımadası-Büyük Menderes Deltası Milli Park Müdürlüğü ekiplerince, Bafa Gölü ve çevresi gece gündüz denetlenmektedir. Geniş bir arazide ve zor koşullarda yapılan av koruma denetimlerinde, son 1 ay içerisinde söz konusu bölgede 150 avcı kontrol edilmiş ve yasa dışı avlanan 18 kişiye işlem yapılarak 15 adet tüfeğe el konulmuştur.
Usulsüz avlanma araçları ve vurulan 23 adet ördek hakkında idari para cezası tutanağı düzenlenmiş olup, tazminatlarla birlikte kaçak avcılara 25.000 TL para cezası kesilmiştir. Tüm bu önlemlere ve cezalara rağmen, fiziki koşullar nedeniyle fazla denetim baskısının olmadığı gölün kara yolu olmayan kuzey bölgesinde ve göl içinde teknelerle kaçak avcıların avlanmaya devam ettikleri görülmüştür. Doğa Koruma ve Milli Parklar Aydın İl Şube Müdürü Nihat ANDAÇ “ Ekiplerimizle av denetimleri sıkı bir şekilde sürdürülürken, aynı zamanda gelen ihbarları da değerlendirmekteyiz. Göl içine ve gölün kuzey kısımlarına ulaşamadığımızdan, av koruma amaçlı bir tekne satın alındı. Bu sayede 2015 yılı itibariyle Bafa Gölü içerisinde yasadışı avlananlara karşı daha etkin mücadele edilecek. Burada sivil toplum örgütlerinin ve duyarlı vatandaşların da yardımına ihtiyacımız var. Bafa Gölü’nde kaçak avlananlar görüldüğünde, gündüz 0256 2125169 gece 0256 6461079 nolu telefonlara bilgi verilmesi, kaçak avın engellenmesi için çok yararlı olacaktır.” Dedi.
Yeni yıldan itibaren tekneyle yapılacak denetimlerin Bafa Gölü’nde kaçak avcılığı büyük ölçüde engelleyeceğini umuyoruz. Bafa’da bu tür manzaraların olmamasını, bu önemli tehdidin ortadan kalkmasını, bu güzel kuşların özgür bir şekilde üremelerini ve beslenmelerini sağlamalarını istiyoruz. Kaçak av yapıldığını gören duyarlı vatandaşların, kurum telefonlarına bilgi vermeleri büyük ölçüde bu tehdidi önleyecektir.
Aslında kaçak avlanmanın önüne 90’lı yıllarda geçilebilirdi. 60’lı yıllarda Kuşadası’na yerleşen ve Bafa Gölü’ne aşık olup buranın korunması için mücadele eden İngiliz vatandaşı Rosemary BALDWİN, gölün Tabiat Parkı olmasından bir yıl önce vefat etmişti. Gölün korunmasına yönelik uğraş veren dönemin önemli sivil toplum örgütlerinden Doğal Hayatı Koruma Derneği’nin İngiltere’den getirdiği bir uzman ile gölün güneybatı kıyısına Rosemary BALDWİN’in anısına bir kuş gözlem evi yaptırılmıştı. Tüm masraflarını Rosemary BALDWİN’in 3 kızının karşıladığı kuş gözlem evi, dünyanın en iyi kuş gözlem tekniği ile yapılmış ve Orman Bakanlığı, Av-Yaban Hayatı Genel Müdürlüğü ve DHKD arasında yapılan anlaşmayla bu kamu kurumuna devredilerek, seçkin bir davetli topluluğuyla açılışı yapılmıştı. Ne yazık ki, Bafa Gölü’nün geleceğini olumlu yönde etkileyecek bu kuş gözlem evi, kötü niyetli kişiler tarafından o yıllarda parçalanarak yıkılmış ve odun olarak kullanılmıştır. Eğer bu kuş gözlem evi o zaman korunabilseydi, bugün Bafa’nın ekolojisi de büyük ölçüde korunabilirdi. Bölgeye sadece İngiltere’den değil, Avrupa’nın birçok ülkesinden kuş gözlemcileri gelecekti. Bafa Gölü kuş gözlem turizmi açısından Türkiye’nin en iyi doğa alanı olarak tanıtılacaktı. Çevre bilinci ve gelir seviyesi yüksek olan kuş gözlemcileri sadece kuş gözlemekle kalmayacak, adeta bir açık hava müzesi niteliğindeki bölgenin kültürel varlıklarını da gezerek, bu bölgeyi kendi ülkelerinde tanıtacaklardı. Özellikle bölge halkının ekonomisine büyük katkı yapacaklardı. Belki de Bafa Gölü bugünkü gibi kirlenmeyecek, bu konu da o zamanlar daha etkin önlemler alınacaktı. Bu kadar çok kuş gözlemcisinin alana gelmesiyle birlikte, Bafa’da kaçak avcılık da yapılmayacaktı. O kuş gözlem evinin yıkılmasıyla birlikte Bafa’da çok şeyler kaybedildi. Aradan geçen 30 yıl da çok şeyler değişti, en önemli değişimde Bafa’nın ekolojisinde oldu. O da olumsuz yönde oldu. Bafa Gölü’ne aynı tekniklerle yeni bir kuş gözlem evi yapılmalıdır. Bafa’nın kuşlarının korunması için kuş gözlem turizmi mutlaka geliştirilmelidir. Bu hem Bafa’nın ekolojisi, hem de yöre insanlarının ekonomisi için çok önemlidir. Bafa Gölü alt yapısıyla, konaklama tesisleriyle, yöresel mutfağıyla ve zengin kuş çeşitliliğiyle bölgemizdeki en iyi sulak alandır. Kuş gözlemi yapanlar doğanın korunmasına katkı yaptıkları gibi, gitmiş oldukları yere döviz getirirler, bölge halkının ekonomisine güç katarlar. En önemlisi de Bafa’nın kuşlarının özgür uçmasına yardımcı olurlar.