Son yıllarda büyük tehditlerle karşı karşıya olan Anadolu’daki en ilginç doğal ve kültürel değerlerinin bulunduğu Beşparmak Dağları’nda bir etkinlik gerçekleştirildi.Benzersiz doğası ve zengin biyoçeşitliliğiyle Batı Anadolu’daki ender yerlerden biri olan Beşparmak Dağları’ndaki etkinliğe, Kuşadası Korumar Otel müdürleri ve çalışanları katıldı.
Her köşesinde ayrı doğal güzelliklerin, zengin yaban hayatının, sadece bu dağa özgü mitolojik hikayelerin ve binlerce yıllık insanlık izlerinin bulunduğu bu muhteşem coğrafya hakkında bilgilendirme yaptık.
Beşparmak Dağları’na ilk kez gelen ve gördükleri manzara karşısında büyülendiklerini söyleyen Korumar Otel çalışanları “hem tarih hem de doğanın iç içe olduğu böylesine güzel bir yeri görmek bizim için büyük şans. İnsan gerçekten bu coğrafyada büyüleniyor. Burası mutlaka korunmalı” dediler.
Beşparmak Dağları’nın vahşi kayalıkları arasına gizlenmiş Latmos antik kentini dolaştık.
Antik Dönemde Latmos’ta yaşayanların, devasa boyuttaki gnays kayaların avantajlarından yararlanarak doğayla uyumlu bir şekilde yaşam alanlarını yarattıklarını gördük.
İngiliz bilgini Richard CHANDLER ‘ın bölgede tespit ettiği İsa ve Pantokrator mağaralarındaki freskleri inceledik.
Richard CHANDLER’in, Anadolu’da birlikte dolaştığı mimar Nicolas REVETT ile birlikte, 1765 yılında İsa Mağarası’na geldiğinde mağara içindeki fresklerin arasına yazdığı ad ve soyadını görenler çok heyecanlandılar.
Komşu kent Herakleia’nın yer yer sağlam kalmış 6,5 km. Uzunluğundaki surlarının kulelerini, kentin ana kutsal alanı Athena Tapınağı’nı, günümüzde kentin üzerinde kurulmuş Kapıkırı Köyü’nü ve Bafa Gölü’nün muhteşem manzaralarını kentin zirvesinden izlemenin keyfini yaşayarak, anı fotoğrafları çektirdik.
Latmos’un başka yerde görülemeyecek güzellikte benzersiz doğasını, ilginç jeolojik oluşumlarını, geçmiş uygarlıkların bıraktığı izleri geride bırakarak aşağıya inmeye başladık.
“Çok enteresan kaya yapıları var burada. Sadece bu özelliğiyle bile çok çekici bir yer. Bu manzara insanı büyülüyor. Turizm için çok önemli bir alan olabilir.” Diyen Korumar çalışanları “ öncelikle bu dağın korunması gerekli” dediler.
Latmos’un güneyindeki Gölyaka Köyünde oturan yaşayan insan hazinesi Beşparmak Dağları’nın yerel halk ozanı Sazcı Mehmet AKGÜN’ü ziyaret ettik.
Kendine özgü şivesiyle Latmos’la ilgili çocukluğundan buyana başından geçen hikayelerini dinledik.
Sazı ve sözüyle duygulandırdığı Ege türkülerini birlikte söyledik.
Türkiye’nin en güzel göllerinden biri olan ve Beşparmak Dağlarıyla bütünleşen, bir zamanlar Ege Denizi’nin bir körfezi halindeyken menderesin getirdiği alüvyonlarla bugünkü haline alan Bafa Gölü’ne indik.
KahveAsar Adası manzarasında yemeklerimizi yedik.
Korumar Otel çalışanları ilk kez geldikleri Beşparmak Dağları için “Doğasıyla, tarihiyle, kuşlarıyla, insanıyla bu muhteşem coğrafyaya hayran kaldık.” Dediler.
Beşparmak Dağları’nı arkalarına alarak hep birlikte
“LATMOS MİLLİ PARK OLMALI” diye destek oldular.
Tüm Koruma Otel çalışanlarına destekleri nedeniyle ve bu imkanı sağlayan Genel Müdürleri üyemiz Tacettin ÖZDEN’e teşekkür ederiz.