Son günlerde ülkemizin pek çok yerinde orman yangınlarıyla boğuşulduğunu görmekteyiz. Havaların kuru, sıcak ve rüzgarlı olduğu bugünlerde hemen her gün bir orman yangını haberiyle karşılaşmaktayız.
Çıkış nedenleri incelendiğinde doğal olarak çıkan yangınların en alt sıralarda olduğunu, kasti olarak, ihmal, duyarsızlık gibi insan kaynaklı nedenlerin ise en üst sıralarda olduğunu görmekteyiz.
Dilek Yarımadası ve delta gibi iki farklı coğrafik oluşumu bünyesinde barındıran, Akdeniz'den Kafkasya'ya kadar olan bitkileri bünyesinde toplayan ve nesli tehlike altında olan birçok türe ev sahipliği yapan önemli doğa, memeli ve bitki alanı olan Dilek Yarımadası-Büyük Menderes Deltası Milli Parkı’nı tehdit eden en büyük faktör yangındır.
Doğal ve kültürel kaynaklarıyla Türkiye’nin en önemli milli parkları arasında yer alan Dilek Yarımadası-Büyük Menderes Deltası Milli Parkı, aynı zamanda yakın çevresinde bulunan Ege kentlerinin deniz ve piknik amacıyla akın ettikleri bir doğa alanıdır.
Kuşadası Dilek Yarımadası-Büyük Menderes Deltası Milli Parkı’nı yangınlardan bugüne kadar koruyan en önemli faktör, mangal-tüp ve ateşli aletlerin yasaklanması olmuştur. Milli parka gelen ziyaretçiler yanlarında getirmiş oldukları soğuk yiyeceklerle piknik yapmaktadır.
Bir doğa alanına gidildiğinde vatandaşların en büyük zevklerinin mangal yakmak olduğunu görmekteyiz. Yeri konumu düşünülmeden yakılan mangaldan çıkan bir kıvılcım büyük felaketlere neden olmaktadır.
Kuşadası’nın ve çevresinin akciğerleri olan ormanlar ve benzersiz makilikler bir anda kül olabilir.
Bu zengin ekosistem içindeki tüm canlıları kaybedebiliriz.
Milli Parkta özellikle Cumartesi-Pazar günleri yoğun bir ziyaretçi trafiği yaşanmaktadır.
Yangın tehlikesiyle ilgili sadece uyarı yapmanın ve broşür dağıtmanın yeterli olmadığını gören Milli Park görevlileri, tüm araçların bagajlarını tek tek kontrol ederek, yangına neden olabilecek tüm malzemeleri araçlardan indirmektedir.
Yangına neden olabilecek mangal, tüp ve semaver gibi malzemeler yakalandığında araçlardan alınmaktadır. Bu kadar sıkı kontrol edilmesine rağmen, bazı araçların gizledikleri bu tür malzemeleri geçirerek, ormanın gizli köşelerinde yaktıkları da görülebilmektedir. Yaptıkları işin ne kadar tehlikeli olduğunu anlamayan bu bilinçsiz kişileri görenler, hemen sorumluluk bilinciyle milli park görevlilerine ya da jandarmaya haber vermelidir.
Milli Parktaki en büyük tehdit yangın olup, yangına neden olabilecek ateşli aletlerin kullanılması ve söndürülmemiş sigara izmaritlerinin atılmasıdır. Batı Anadolu’daki en önemli doğal mirasımız olan bu doğa alanının, bir mangal keyfi yüzünden ya da bir sigara izmariti nedeniyle yok olmaması için, tüm duyarlı ve bilinçli kişilerin hassasiyet göstererek yardımcı olması gerekir. Milli Parkın biyolojik çeşitliliğin korunması duyarlı insanların, gönüllü sivil toplum örgütlerinin ve milli park görevlilerinin işbirliği yaparak bu alanlara sahip çıkması ile mümkün olacaktır.