İsviçre La Premiere TV-Radio programcısı Sonia Zoran ve film yapımcısı Thomas Wüthrich, İsviçre’den Avrupa ve Balkan ülkelerini dolaşarak 6000 km. yol katedip, finali Bodrum’un Gümüşlük beldesinde sona erecek gezileri için bölgemize geldiler.
Ülkelerinde 2 ay boyunca yayınlanacak olan “Gümüşlük Yolunda” programı için, gezmiş oldukları ülkelerde ve kentlerde sosyal, kültürel ve doğal konuları işlediklerini ve başlarından çok ilginç olayların geçtiğini bildirmişlerdir.
Bölgemizde de Aşağı Büyük Menderes Havzası’nda yer alan Bafa, Azap gölleri ve sulak alanlardaki doğal hayatla ilgili gezi için, WWF İnternational vasıtasıyla, WWF-Türkiye’den yardım istemişler. Alandaki doğal değerleri tanıtmak için WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Aydın Doğa Koruma Sorumlusu Çağrı GÖCEK ile birlikte, İsviçreli konukları gezdirmek için bir program yaptık.
Azap Gölü’nde kuşları gözlemleyerek bölgenin kuşları hakkında ve gölün ve çevresinin tarihçesiyle ilgili bilgiler sunduk.
Göldeki Bahri kuşları yabancı konukların çok ilgisini çekti. Özellikle Menderes taşkınlarıyla oluşan Avşar Gölü’ndeki 22 tepeli pelikanı büyük bir heyecanla izleyip fotoğrafladılar.
Sulak alan kıyısındaki sazlıklarda farklı canlı türlerini görme imkanı da buldular.
Yılanların hem su da hem de kargılardaki gösterilerini hayranlıkla izlediler.
Leylek dostu Avşar Köyü’nde yeni çıkan yavruları görünce çok mutlu oldular. Hayatlarında ilk kez leylek yavrusu gördüklerini söylediler.
Avşar Köyü İlköğretim okulunu ziyaret ettik. Okul müdürü Şakir ARSLAN’dan öğrenciler ve eğitim çalışmalarıyla ilgili bilgiler alındı.
Avşar İlköğretim okulundaki öğrencilerin oyunları izlendi.
İsviçre’de doğal sulak alanların kalmadığını, bu nedenle bölgemizde yer alan doğal sulak alanların çok önemli olduğunu ve bunların mutlaka korunması gerektiğini söyleyen Sonia ZORAN, 2 ay boyunca İsviçre’de yayınlanacak programında bölgemizi en iyi şekilde tanıtacağını bildirdi. Bölgemizde Kuş gözlemciliği, Trekking, botanik, otantik köy turları gibi ekoturizm etkinliklerinin yapılabileceği çok güzel alanların olduğunu söyledik. Özellikle kendisinin bu çok kısa süre içerisinde gördüğü zengin kuş türleri açısından, kuş gözlemcilerini bu bölgeye teşvik edeceğini belirtti. Biz de Aşağı Büyük Menderes Havzası’nın doğal ve kültürel açıdan çok zengin kaynaklara sahip olduğunu söyledik. Bu değerlerin korunabilmesi için ekoturizm faaliyetlerinin koruma-kullanma dengesi gözeterek sürdürülebilir bir şekilde yapılmasının, bu değerlerin korunmasını katkı yapacağını, özellikle bu faaliyetlerden yararlanacak yöre insanlarının bu zenginliklere daha duyarlılıkla sahip çıkacaklarını belirttik.