“Yeryüzündeki Cennet” olarak bilinen Gökova’nın giriş yeri olan Bodrum Yalı Çiftlik’ten başladı bu haftaki etkinliğimiz.Pek fazla bilinmeyen Bodrum’un arka bahçesi sayılan bu parkura girdiğimizde farklı görüntülerle karşılaştık.
Ege’nin lavanta kokulu harika renkli karganları karşıladı bizi önce.
Baharın artık iyice kendini gösterdiği bir havada, kendimizi doğal bir botanik bahçesinde gibi hissettik.
Bodrum’un en doğal plajlarından birisine geldiğimizde, yanında mayosu olanların hepsi kendini Gökova’nın pırıl pırıl sularına bıraktı. Mart ayında yüzmenin keyfini doyasıya yaşadılar.
İçimizde bulunan Pilates ve yoga uzmanları deniz kıyısında güzel havayı görünce çalışmayı tercih ettiler.
Botanik tutkunları ise doğanın muhteşem çiçeği orkide arayışına koyuldular.
Orkidelerin harika görüntüleri karşısında hayranlıklarını gizleyemediler.
Sığır kulağı denilen Serapias orkidelerinin renkleri herkesi büyüledi.
Bölgede ilk çıkan orkide olan Barlia orkidelerinin zamanı yavaş yavaş geçse de, kokusundan hiç bir şey kaybetmediği yanına yaklaşıldığında anlaşılıyordu.
Orkideler vadisinde birçok bitki türünün olağanüstü güzelliklerini görme fırsatını da yakaladık.
Denizin doyumsuz güzelliğini, orkidelerin harika görüntülerini arkamızda bırakarak tekrar Bodrum’a doğru yola çıktık.
Orkideler vadisi herkesin beğenisini kazandı. Bodrum’un yanı başında doğal haliyle kalabilmiş, muhteşem bitkilere ve harika bir koya sahip bu alanın hep böyle kalması dileğinde bulunduk.
Parkurumuzun bitiminde, Bodrum’un meşhur yat tersanesine geldik.
Ünlü gulet tekneleri yakından inceledik.
Bodrum çarşılarında hem gezdik, hem alışveriş yaptık, hem de açlığımızı giderdik.
Daha önce görmeyenler, Bodrum’un dünyaca ünlü sualtı arkeoloji müzesini gezdiler. Binlerce yıl önceki uygarlıkların su altından çıkarılan eserlerini görme imkanı buldular.
Deniz kıyısından Bodrum’un manzarasını izlediler.
Deniz kıyısında sıcak çayları yudumlamanın keyfini çıkardılar.
Türkiye’nin sanat güneşi Zeki MÜREN’in müze olan evini görememiş olanlar, kapanış saati geldiğinden yine göremediler. Daha önce görenler, görmeyenlere içeride nelerin olduğunu anlattılar.
Dönerken “Yokuş başına geldiğinde Bodrum’u göreceksin. Sanma ki geldiğin gibi gideceksin. Senden öncekiler de böyleydiler. Akıllarını hep Bodrum’da bırakıp gittiler” diyen Halikarnas Balıkçısı’nın sözleri aklımıza geldi. Aklımızı Bodrumda değil ama orkideler vadisinde bıraktık. Turistik kentlerde böyle doğal alanların kalabilmesinin çok önemli olduğunu düşünüyor ve bu kentlerde yaşayan duyarlı insanların bu alanlara sahip çıkması gerektiğini inanıyoruz.
Aklımızda yer eden ve daima hatırlayacağımız bu güzel doğayı, bir daha ki gelişimizde aynı şekilde görebilmemiz umuduyla, Bodrum’dan Kuşadası’na hareket ettik.