Beşparmak Dağları’nın vahşi ve engebeli coğrafyasındaki kayaların arası zeytin ağaçlarıyla doludur.
Zeytin mevsiminde toplanan zeytinleri bu sarp yokuşlardan düze indiren tek bir araç vardır; Eşekler…
Zeytin mevsimi bittiğinde yaşlandığı ya da bakımı masraflı olduğundan dağlarda başıboş bırakılan eşekler, karınlarını doyurmak için girdikleri bahçelere zarar verdikleri gerekçesiyle şikayet edilirler. Çiftçi Mallarını Koruma Kanunu’na göre, başıboş gezen bu eşekler bir nevi nezarethane sayılan köy içindeki tokatlara konulmaktadır.
Eşeğin buradan kurtulması için sahibinin muhtara gelerek, tokatta kaç gün kalmışsa bedelini ödeyip eşeğini geri alması gerekir. Ancak ne gelen vardır ne de giden. Çünkü eşek sadece zeytin zamanı gereklidir. Fiyatı da inek, dana, at gibi hayvanlara göre çok daha ucuz olup, aylarca bakmak yerine iş zamanı satın almak daha kolay gelir sahipleri için.
Söke’nin Kisir Köyü’nde eşeklerin tokada düştüğü bir gün, onlarla ilgili hazırladığımız bir maili “Dondurmam Gaymak” filminin yönetmeni Yüksel AKSU’ya göndermiştik.
Maili inceleyen AKSU bizi arayarak “ben yeni filmim Entelköy, Efeköy’e Karşı’da bu eşeklere yevmiyeli olarak rol vermek istiyorum” demişti.
Bunun üzerine eşekler bir araca bindirilerek çekiminin yapıldığı film setine getirildiler. Etraflarındaki bu kadar kalabalığı görünce onlar da şaşırdı.
Herkes onlara iyi davranıyordu. Çok seviliyorlardı, hatta süslendiler. Çünkü onlar artist olmuşlardı. Belki de ilk kez eşek olmanın keyfini yaşıyorlardı. Anadolu eşeklerinin hak arama mücadelesinin öncüleriydi onlar.
Daha önce avukatları yoktu ama filmden sonra başta yönetmen Yüksel AKSU olmak üzere Entelköy ekibi, Sivil toplum örgütleri ve köylüler onların mücadelesini başlatmaya karar verdiler.
Dev bir eşek maketi yaptıran Yüksel AKSU, Anadolu eşeğinin hak arama mücadelesini Muğla’nın Milas İlçesi’nden başlattı. Biz de destek için Milas’a gittik.
Yüksel AKSU “ Menderes Havzası Dünyanın en önemli beşiklerinden biridir. Batı Anadolu ve Ege, Dünya Uygarlığının temelidir, dünya felsefecileri, matematikçileri, edebiyatçıları bu coğrafyadan çıkmıştır.
Bu coğrafyanın kültürüne, tarihsel mirasına, eşsiz güzellikteki doğasına sahip çıkmak, aydın, yönetici, halk herkesin sorumluluğudur. Eşeklerde bu güzelliklerin içinde yer alan çok önemli hayvanlardır. Onlara da sahip çıkmamız gerekir. Bu eşekler bizlere zamanla kaybettiğimiz bir yaşam biçimini hatırlatacak. Biz öncelikle Kisir’in eşeklerine sahip çıkarak, onlara yevmiyeli olarak rol verdik. Filmimizin maskotunu da eşek yaptık.
Onlar Ekoturizmi, yani doğayı ve kültürel varlıkları koruma altına alarak yerel halka sosyo-ekonomik fayda sağlayan, bozulmamış doğal alanlara çevresel bir sorumluluk hissederek yapılan turizm faaliyetlerini destekleyen önemli unsurların içinde olacaktır.
Eşeklere sahip çıkılması gerekir. Eşeklerin mutlaka çiftlik veya evcil hayvan olarak tescil edilmesi, hayvancılık teşviklerinden faydalanabilmesi amacıyla şehirleri dolaşarak Ankara’da Gıda, tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na dilekçemizi vereceğiz” dedi.
Bugün Milas caddelerinde Yönetmen Yüksel AKSU, Entelköy film ekibi, Milas Kaymakamı Bahattin ALÇI, Milas Belediye Başkanı Muhammet TOKAT, EKODOSD üyeleri ve filmde rol alan Pınarcık ve Gölyaka’dan köy halkı ve filmde oynayan artist eşeklerin geldiği Kisir Köyü’nün muhtarı Baki SUNA katıldılar.
5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’na göre “Sahipsiz veya güçten düşmüş hayvanların en hızlı şekilde yerel yönetimlerce kurulan veya izin verilen hayvan bakımevlerine götürülmesi zorunludur. Bütün hayvanlar eşit doğar ve bu Kanun hükümleri çerçevesinde yaşama hakkına sahiptir. Sahipsiz hayvanlarda, sahipli hayvanlar gibi yaşamları desteklenmelidir. Hayvanların korunması, gözetilmesi, bakımı ve kötü muamelelerden uzak tutulması için gerekli önlemler alınmalıdır. Nesli yok olma tehlikesi altında bulunan tür ve bunların yaşama ortamlarının korunması esastır.” Denmektedir.
TÜİK verilerine göre ülkemizdeki eşek sayısının, 1992 – 2008 yılları arasında %37 azaldığı belirtilmektedir.
Egenin insanını kültürünü, tarihini, doğasını yapmış olduğu filmlerde yansıtan, bölgenin tanıtılmasına ve özellikle yeni filmi Entelköy, Efeköy’e Karşı’da doğa ve çevre bilincinin oluşmasına katkı yapan ve eşek deyip geçmeden onlarında bir hakkı olduğunu, kırsal kesimin en yararlı olan ancak en çok hor görülen hayvanı Anadolu eşeklerinin mücadelesini başlatması nedeniyle yönetmen Yüksel AKSU’ya teşekkür ediyoruz.
Yürüyüşten sonra topluca Milas parkında çaylar içildi. Yüksel AKSU tarafından, ilk galanın büyük ihtimalle Kasım ayı sonlarına doğru Milas sinemalarında gösterileceği, daha sonra sırasıyla İstanbul, İzmir ve Ankara’da yapılacağı bildirildi.