KÖYDE DE, KENTTE DE EN BÜYÜK SORUN; ÇÖPLER…
Yurt dışından gelen konuklarımızı, Türkiye’nin en önemli antik kentlerinden birisi, aynı zamanda batı felsefesinin ve matematiğin kurucusu Thales’in memleketi olan Milet’e getirdik.
Milet’in yanı başında olan Balat Köyü’nden, antik kent sapağına geldiğimizde konukların gözüne çarpan ilk şey, gelişigüzel yol kenarına atılmış çöpler oldu. Dünyanın birçok ülkesinden gelen konukların Milet’e yoluna girerken gördükleri ilk manzara bu çöpler olmaktadır.
Döneminin en görkemli ve en uygar kentlerinden biri olan Milet’in etrafında, her geçen gün çöp dağları yığılmaktadır.
2500 yıl önce Avrupa uygarlığının temellerinin atıldığı bu topraklar, günümüzde çöp yığınlarına ev sahipliği yapmaktadır.
Atılan çöpler ve moloz yığınlarının içinde, antik sütunların parçaları bile bulunmaktadır.
Düzenli ve sızdırmasız bir çöp alanı bulunmayan köylerin muhtarları da, çaresizlik içinde çöp sorunlarıyla nasıl baş edeceklerini bilmemektedir.
Çöp konteyneri, çöp alanı olmayınca köylüler çöplerini gelişigüzel her tarafa atmaktadır.
Çöplerin atıldığı alan, Antik Dönem’de dünyanın en kanlı deniz savaşına sahne olan Lade Adası’nın yanında ve Büyük Menderes Deltası Milli Parkı’nın sınırındadır. Büyük Menderes Deltası Türkiye’nin en önemli sulak alanlarından olup, 256 kuş türünün yaşadığı, önemli bitki türlerinin yetiştiği, birçok yaban hayvanının barındığı ve binlerce yıllık tarihin izlerinin olduğu bir yerdir.
Günümüzün en büyük çevre sorunlarından biri olan çöpler, sulak alanlarımızın geleceği için büyük tehdit oluşturmaktadır. Su canlıları ve kuşlar için bu tür çöpler büyük tehlike içermektedir.
Atılan çöplerin hepsinin dayanıklılıkları farklı farklıdır. Kimisi üç beş gün içerisinde doğaya karışırken kimi de yüzlerce yıl hiç bozunmadan doğada kalmaktadır.
Önemli doğa alanına atılan bu çöpler, yağmurla birlikte sulak alanlara ve denize karışmakta, yaban hayvanlarının, su canlılarının ve kuşların ölümüne yol açmakta, sağlık açısından tehlike yaratmakta ve görüntü kirliliği oluşturmaktadır.
Ellerinde teknik imkanlar ve araç-gereç bulunmayan, evlerinde biriken çöpleri geceleri saklı saklı önemli doğal alanına boşaltan köylüler, yaptıkları bu işlemin yasal olmadığını ve çağdaş bir insana yakışmadığını bilseler de, çaresizlikten ne yapacaklarını bilmemektedir.
Tüm muhtarların köylerdeki en büyük sorunu çöpler olmaktadır. Muhtarlar “Köylerimizin imkanları belli, çöp konteynerlerimiz, traktörümüz, çöp kamyonumuz yok. Muhtarlıklarımızın gelirleri belli. Köylülere dökmeyin desek de gizli gizli döküyorlar. Bu konuda bize yardım edilmesi gerekir.” Demektedir.
2500 yıllık uygarlıklara yakın, medeniyete uzak olan bu görüntülerin olmaması için, bir an önce çözüm bulunması gerekir. Öncelikli olarak yetkili ve ilgili kurumların duruma müdahale etmesi, köylerde yaşayanların çevre ve insan sağlığı için duyarlılık göstermesi, sivil toplum örgütlerinin bilinçlendirme yaparak çözüme destek olması, sorunların üstesinden gelmesine yardımcı olacaktır.
İnsan sağlığına, doğadaki canlılara olumsuz etki eden ve görüntü kirliliğine neden olan bu çöpler, aynı zamanda doğal ve kültürel zenginlikleri görmek için bu topraklara gelen yerli yabancı konuklara karşı çirkin bir görüntü oluşturmaktadır.