Aydın Bölgesi’nin en önemli sulak alanlarından biri olan Azap Gölü’nde, geçtiğimiz günlerde toplu balık ve kuş ölümleri görülmüş ve gölün ekolojisinde bozulmalar meydana gelmişti.
Azap Gölü’nde geçtiğimiz yıllarda da işbirliği yapmış olduğumuz Süleyman Demirel Üniversitesi’ne, son günlerde gölde meydana gelen olumsuzluklarla ilgili bilgilendirme yaparak, bilimsel bir araştırma talebinde bulunmuştuk.
Bugün bölgeye gelen Süleyman Demirel Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Metin Lütfi BAYDAR’la birlikte, Azap Gölü’nde bir inceleme gezisi yaptık.
Rektör BAYDAR “ Sulak alanların kurtarılması ve korunmasına yönelik çalışmalarımızı 2007’den bu yana EKODOSD derneği ile birlikte SDÜ olarak yürütüyoruz. 2007 yılında da EKODOSD’la birlikte, Azap Gölü ekolojisiyle ilgili bir rapor hazırlamıştık. Ne yazık ki, bugün geldiğimizde gölde yaşanan olumsuzlukları gördük, birçok canlının ölümüne ve gölün durumuna üzüldük. Neler yapılabilir diye, önümüzdeki günlerde SDÜ’den ekip arkadaşlarımızla birlikte burada bir değerlendirme yapacağız.
Ekosistemi ve sulak alanları bu coğrafyanın en büyük zenginliği olarak korumak zorundayız. Bunları kuruttuğumuz ve yok ettiğimiz andan itibaren, aslında kendi geleceğimizi yok ediyoruz. Bunun farkında olmamız gerekiyor. Bu nedenle sorumluluk bilinciyle EKODOSD’la birlikte, bu coğrafyanın kurtarılması ve korunmasıyla ilgili elimizden ne gelirse yapmaya çalışacağız.
Pestisitleri, insektisit kutularını göl kıyısında atıklarını görmek, gölün zehirlenme nedenlerini bir miktarda açıklıyor. Bu konuda çiftçimizin ve bölge halkının duyarlı olması için, EKODOSD’un ve üniversitemizin mutlaka gerekli çalışmaları yapması gerektiğini düşünüyorum. Bu tip kimyasal ilaçların göl kenarlarında, dere ve nehir yataklarında bırakılmaması ve özenli davranılması için, yöneticiler tarafından gerekli uyarıların yapılması gerekir. Bu tip atıkların belirli yerlerde toplanacağı ayrı çöp bidonları oluşturulabilir. Büyük Menderes Nehri’yle birlikte, kirlenmenin önemli kaynaklarından birisinin de bu olduğunu tahmin ediyorum. Bu güzel coğrafyanın korunmasına herkesin katkı yapmasını bekliyorum.” Dedi.
Azap Gölü bulunmuş olduğu coğrafyaya hayat veren, bölgenin iklimini düzenleyen çok önemli bir sulak alandır. Yöre insanının yararlanmasının yanı sıra, çok önemli kuş türlerine ve bölgedeki yaban hayatına önemli katkı yapmaktadır. Büyük Menderes Nehri’nin taşıdığı kirliliğin yanı sıra, göl etrafındaki tarım arazilerinde kullanılarak, gelişigüzel doğaya atılan kutulardaki kimyasal bileşikler, suya ve toprağa karışmaktadır. Bunun sonucunda da göl ekosistemi derin yara almakta ve buradaki canlıların yaşamlarını yitirmesine neden olmaktadır. Bu konuda bilinçlendirme ve bilgilendirme çalışmalarını ilgili kurumlarla birlikte yapacağız. SDÜ’nin Azap Gölü’nde yapacak olduğu çalışmayı ve bilimsel desteği çok önemli buluyoruz. Sayın BAYDAR’ın sulak alanlarımızla ilgili hassasiyeti ve katkıları nedeniyle teşekkür ediyoruz.