Kirpi, sansar, tilki gibi birçok yaban hayvanı ve tosbağa, yılan ve kertenkeleler gibi sürüngen türleri yoğun yapılaşmalar içinde yaşam mücadelesi verdikleri görülmektedir. Bunlardan Chamaeleo chamaeleon türü bir Bukalemun, duyarlı bir vatandaş tarafından sitelerin arasında bulunarak, kediler tarafından saldırıya uğramasın diye haber verildi.Binaların arasından alınan Bukalemun, EKODOSD’un genç ve çocuk üyeleri tarafından Kuşadası’nda bir dere yatağında, daha güvenli ve beslenebileceği bir ortamda doğaya bırakıldı.
Son yıllarda özellikle bu pandemi sürecinde, insanların doğaya bakışları ve kendinden başka canlılara olan ilgileri ve yardımcı olmak isteği artarak devam etmektedir. Önemli olan bu duyarlılığın sürdürülebilir olması ve çocukların teşvik edilmesi, bu canlıları ve yaşam alanlarının korunmasına katkı yapacaktır.
Bu tür canlılar hakkında ki bilgiler de çok önemlidir.EKODOSD bilim danışmanı ADÜ Biyoloji bölümünden Prof. Dr. Kurtuluş OLGUN “ Bukalemun (Chamaeleo chamaeleon), Kertenkeleler içerisinde oldukça değişik görünümlü ve genellikle 30 cm kadar uzunluğu olan bir türdür. Özellikle hızlı bir şekilde renk değiştirmesi ve ortamın rengine uyum sağlaması ile bilinirler. Renk değiştirme düşmanlarından korunması amacıyla yapılır. Ayrıca başının üst tarafında miğfer şeklinde bir çıkıntının bulunması, vücutlarının yan taraflardan basık olması, parmaklarının ikisinin bir, kalan diğer üçünün bir arada birleşmesi ile diğer kertenkelelerden ayrılırlar. Bu ayak tipi ayakların yürümeden çok kavramaya veya tutunmaya uygun olmasının bir göstergesidir. Çünkü hem bu ayak yapısı hem de kuyruklarının sarıcı özelliğinden dolayı ağaçlarda yaşamaya uyum sağlamışlardır. Bukalemunlar sadece yumurta bırakmak ve su içmek için ağaçlardan toprağa inerler. Kalan zamanlarının tamamını ağaçlarda geçirirler.
Gözlerinin teleskop şeklinde ve her gözün aynı anda değişik yerlere bakabilmesi, ortasının delik olması, tek göz kapağının bulunması, dillerinin genellikle vücutlarından uzun, silindir şeklinde, yapışkan ve çok hareketli, içte bir kılıf içerisine çekilebilmesi bukalemunların diğer özellikleridir.
İnsanlarla karşılaştıklarında ağzını açarak kuvvetli ses çıkarmaları ve vücudunu şişirmesi kendisini koruyabilmesi için gerçekleştirdiği önemli davranış şeklidir. Bu sayede düşmanlarını korkutarak av olmaktan korunur. Diğer bir korunma yöntemi zamanın tamamının ağaçlarda geçirmesi ve genellikle geceleyin avlanmasıdır. Oldukça yavaş hareket etmeleri nedeniyle bir dala tutunarak çok uzun süre hareket etmeden katılaşmış gibi durabilirler. Yine sıcaklık değişimlerine çok iyi uyum sağlamaları hayatta kalabilmeleri için önemlidir.
Besinlerini genellikle küçük böceklerin oluşturduğu, tamamen zehirsiz olan bukalemunlar Türkiye’de kuzeyde İzmir’den güneye doğru Ege sahilleri ile bütün Akdeniz sahil bölgesinde yayılmıştır. Dişilerinin toprağı kazarak 20 kadar yumurta bıraktığı bu hayvanlar deniz seviyesinden 700 metreye kadar olan yüksekliklerde görülebilir.’ Dedi.