Daha henüz Şubat’ın başlarında olmamıza rağmen, Kuşadası’nda baharı simgeleyen çiçekler açmaya başladı.Baharın ilk çiçeklerinden olan Romulea’lar, yoğun bir şekilde doğayı mora çevirdiler.Orkideler içinde en erken açan ve halk arasında salep olarak bilinen Barlia robertiana’ türü orkideler, Kuşadası’nda yaşadıkları alanda açmaya başladı.
Yanı başından geçenleri harika kokusuyla cezbeden Barlia’lar, günümüzde dondurma sektöründe kullanılmak üzere aşırı bir şekilde toplandıklarından artık sadece eski mezarlıklarda görebilmekteyiz.
Doğal yaşam alanları tahrip edilmeyen ve toplanmayan Barlia’ların yaşamlarını sağlıklı bir şekilde sürdürdüğü alanlar da bulunmaktadır.
Bu alanlardan birisi Kuşadası’nın içindeki doğal botanik parkıdır.
Kuşadası Belediye Başkanlığı’nın desteklediği, Pamukkale Üniversitesi – EKODOSD işbirliğiyle yapılan araştırmalarda son 1 yıl içinde bölgede 450 çeşit bitki türü tespit edilmiş ve 18 orkide türü bulunmuştur.
Bulunan orkidelere bugün bir yenisi daha ilave edilmiştir.
Yaşam alanları tahrip edilen ve ülkemizin birçok yerinde bilinçsizce ve aşırı bir şekilde toplanarak yok edilen orkideler, Avrupa ve Amerika’da kutsal emanetler gibi korunmaktadır.
Kuşadası’nda hem de kent içinde sayılan bir alanda doğal olarak yetişen orkidelerin varlığı büyük bir zenginliktir. Bu zenginliği korumak doğayı seven herkesin görevi olmalıdır.
Yoğun yapılaşmalarla doğal alanlarının birçoğunu kaybeden Kuşadası’nda, doğal botanik parkı gibi bakirliğini günümüze kadar koruya gelmiş alanların bulunması çok önemlidir. Bu tür alanlar kentteki bitki çeşitliliğinin rezerv alanı olarak değerlendirilmeli ve çok iyi korunmalıdır. Doğal Botanik parkının yerli yabancı konuklara kent içi turları için alternatif bir alan oluşturacağı gibi, eğitim kurumlarında öğrencilerin pratik olarak doğa konusunda yararlanabilecekleri bir mekan olarak da değerlendirilebilecektir.