Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü, Aydın ve Muğla illerinin üst düzey yönetici ve bürokratları, siyasetçileri tarafından her iki ilin sınırları içinde bulunan Latmos (Beşparmak) Dağları’nın korunması ve geleceğe taşınması için bugüne kadar birçok inceleme ve çalışmalar gerçekleştirildi.
Ancak bölgenin korumaya yönelik resmi bir açıklaması henüz yapılmadı. Ülkemizde hiç başka yer kalmamış gibi, doğal ve kültürel kaynak değerleri açısından Batı Anadolu’nun en zengin yerinde, büyük bir hızla açılan maden ocakları bölgenin eşsiz doğasında büyük tahribat oluşturmaktadır. Devrilen bir ağacın bile yerinden kaldırılmaması gereken hassas ekosistemlere sahip Latmos’un en bakir ve el değmemiş alanında, yeni bir maden faaliyeti için girişimler başlamış durumdadır.
Bölgedeki olağanüstü şekilli kayalarının içine girildiğinde, insana farklı bir gezegende dolaşıyormuş izlenimi veren eşsiz manzara, her yerde bulunabilecek bir maden için geri dönülmez bir biçimde yok edilecek. Biyosfer rezervi ve jeopark olarak değerlendirilmesi gereken bölgenin kayalarında dinamit patlatılarak, milyonlarca yılda oluşan harika doğal peyzaj yok olacak, 7’si endemik, 2 tanesi “küresel”, 6’sı “Avrupa ölçeğinde”, 14’ü ise ulusal ölçekte tehlike altında bulunan zengin florası bitecek, Karakulak, Akkuyruklu Kartal, Tavşancıl ve Puhu gibi önemli türlerin bulunduğu yaban hayatı büyük zarar görecektir.
Bölgedeki Sakarkaya ve Bağarcık köylerinde yaşayan yöre insanlarının en önemli geçim kaynağı olan fıstık çamlarından elde edilen künercilik, Karya balının üretildiği arıcılık ve hayvancılık darbe alacak, tertemiz havası olan bölge toz toprak içinde kalacaktır.
Maden faaliyeti yapılacak alan, devasa bir kayanın üzerine kurulmuş Çörlenasar Kalesi başta olmak üzere, 8 bin yıllık tarih öncesi kaya resimlerinin en seçkin örneklerinin ortasında kalarak, Latmos’un kültürel miras bütünlüğünü bozacaktır.
Maden faaliyetinin yapılması düşünülen yer, Doğa Koruma ve Milli Parklar tarafından Milli Park teklifi yapılan alan içinde kalmaktadır. Maden için planlanan alanın teklif sahasında kalması nedeniyle, 2018 yılında DKMP Genel Müdürlüğü’nce uygun bulunmamıştı.
Doğa Koruma ve Milli Parklar tarafından Milli Park teklifi yapılan Beşparmak Dağları, ender görülen doğal fıstık çamı ormanları, ilginç kaya oluşumları, farklı ekosistemler ile kendi içinde barındırdığı 503 tür ile zengin floraya sahiptir. Teklif edilen alan içinde zengin arkeolojik kalıntılar, özellikle Neolitik Döneme ait kaya resimlerinin bulunması sahaya eşsiz bir değer katmaktadır.
Eski yüzey araştırma başkanı Dr. Anneliese Peschlow’unda aralarında bulunduğu komisyonun; Beşparmak Dağları’nın UNESCO Dünya Kültür Mirasları Listesi’ne dahil edilmesi yönünde kararları bulunmaktadır. Bütün bu bilgiler doğrultusunda sahanın eşsiz bir doğa turizmi potansiyelinin olduğu görülmektedir.
Bafa Gölü’nün kaynak değerleriyle, önerilen Beşparmak Dağları Milli Parkı kaynak değerleri birbiriyle bütünlük göstermektedir. Her iki alanın bütüncül olarak birleştirilerek koruma statüsünü alması, ülkemizin yurt dışında tanıtılmasına önemli katkı sağlayacak ve dünyadaki korunan alanlar içinde en çok ilgi gören yerler arasına girecektir.
Gerek Aydın Koçarlı’ya bağlı Bağarcık’ı, gerekse Muğla Milas’a bağlı Sakarkaya köylerini her açıdan olumsuz etkileyecek maden faaliyetine izin verilmemesi için tüm kurumlar gerekli duyarlılığı göstermeli, teklif edilen böylesine önemli bir alanın koruma statüsü bir an önce onaylanmalıdır.
EKODOSD/KUŞADASI