Latmos (Beşparmak) Dağları’nda önemli keşifler yapan Alman arkeolog Dr. Anneliese Peschlow, yıllar önce bir Nisan ayında Kuşadası’na gelmişti. Kirazlı’dan Yaylaköy’e geçerken bir tepede durup manzarayı izleyerek “Burası Toskana’ya benziyor ne kadar güzel bir yer, muhteşem…” diye doğanın ve Kuşadası Körfezi’nin güzelliğine hayran kalmıştı.
Peschlow aynı alanları günümüzde gezebilse, aynı düşüncede olur mu bilinmez ama birçok değişimin yaşandığı ve doğal peyzajın eskisi gibi olmadığı bir gerçek.
İçinde endemik ve nadir türlerin yer aldığı makilik ve ormanlık arazilerde ve geleneksel tarımın devam ettiği verimli topraklarda bir değişim yaşanıyor.
Yaşanan bu değişimin nedeni olan yapılaşmalar, bölgenin ekolojik yapısını ve doğal peyzajını bozarak, kentten kırsala doğru genişlemeye ve köyleri de içine almaya başladığı görülüyor.
1960 yılında 12.649 olan Kuşadası nüfusunun, günümüzde 130.835 ‘e yükselerek 10 kat arttığı ve nüfus artmasına paralel yapılaşmaların da çoğaldığı görülmektedir.
Kuşadası’nın sadece bir köyünde 200 olan çiftçi sayısının 50’ye düşmesinin nedeni, tarım topraklarının konutlara dönüşmesidir.
Eğer bu hızla gidilirse Kuşadası’nın “Toskana gibi güzel…” yerleri fotoğraflarda anı olarak kalacaktır. En önemlisi de hızla artan nüfus ve yapılaşma nedeniyle tatlı su kaynakları yetersiz kalacak ve büyük sıkıntıya neden olacaktır.
Peschlow’un benzettiği Toskana , ekosistemini, kültürünü, geleneksel tarım ve hayvancılığını korumuş, doğal peyzajını bozdurmamış, Unesco’nun koruma listesine girerek ekoturizmin en iyi yapıldığı örnek yerlerden biri olmuş ve yereldeki insanlarının sosyal ve ekonomik gelişimine önemli katkılar sağlamış.
Kuşadası’nın köylerinde ve arazilerinde ekolojik yapının çok iyi olduğu yerler, geleneksel tarımın devam ettiği verimli topraklar hala var. Ancak bunların nasıl korunabileceğiyle ilgili sıkıntılar bulunmaktadır.
Tarım alanları tarımsal desteklerle korunabilirse, plansız yerleşmeler ve yoğun yapılaşmaların artması önlenebilecektir.
Özellikle köylerde ve arazilerindeki doğal ve tarihi dokunun korunması, Türkiye’nin önde gelen turizm kentlerinin başında gelen Kuşadası turizminin sürdürülebilirliği açısından çok önemlidir.
Köylerde tarımsal destekler yapılmalı ve alternatif gelir getirecek ekoturizm yereldeki insanlarla birlikte geliştirilmelidir.
EKODOSD/KUŞADASI