Hava şartlarının bozukluğuna, Kuşadası’nın yanı başına kadar düşen karlara aldırış etmeden, yağmur çamur dinlemedik, antik dünyanın en önemli metropollerinden biri olan Efes coğrafyasında bir etkinlik gerçekleştirdik bu hafta.
Efes bölgesinin deneyimli rehberlerinden Hakan Bahçecioğlu’nun eşliğinde, bugüne kadar gezdiklerimizden daha farklı bir biçimde antik kentin hikayelerini dinleyerek gezdik.
Kışın en kötü mevsiminde bile yüzlerce yabancının geldiği Efes’te; Celsus Kütüphanesi, dev tiyatro yapısı, Hadrianus Tapınağı, agoraları, hamamları, aşk evi, umumi tuvaleti, caddeleri, antik limanı ve mezar anıtlarının hikayeleriyle binlerce yıl öncesine gittik.
Konumu itibariyle pek bilinmeyen, antik ismi Marnas olan Dervendere Irmağı’nın geçtiği bir vadi üzerine yapılan olağanüstü güzellikteki Polio Su Kemeri’ni hayranlıkla izledik.
Akdeniz Bitki Coğrafyasının en güzel örnekleriyle bezenmiş Bülbül Dağı’nın yükseltilerinde Meryem Ana Evi’ni ziyaret ettik.
Rehberimiz Hakan Bahçecioğlu’ndan bölgenin gizemli hikayelerini dinledik.
Bülbül Dağı’ndan aşağıya yürüyerek Acarlar köyüne indik.
Daha sonra Selçuk içindeki mahallede evlerle iç içe geçen su kemerlerini inceledik.
Yakın bölgemizdeki komşumuz olan Selçuk’un dünyaca ünlü kültür varlıklarını, doğal güzelliklerini gezmenin keyfini yaşadık.
EKODOSD/KUŞADASI